11 Aralık 2011 Pazar

ABDAL KİMDİR


Niyazi mısri Hz.nin “sanmayın zahid gibi havfı reca abdalıyız” beşlik beytine
Nejdet şahin’in yedi beyitlik naziresi ve zenginleştirmesidir.

SANMAYIN ZAHİD GİBİ HAVFI RECA ABDALIYIZ
MESLEKİ RESULE SADIK OLAN ANLAR BİZİ

GEÇMİŞİZ ONDAN VELİ BEZMİ LİKÂ ABDALIYIZ
NAKIS TAKLİD-İ MELÂMİ ANLAMAZ BİZİ

TEKYE-İ İKLİM-İ LÂHUTTA BEKÂ ABDALIYIZ
ZİKRİ DAİMLE AYIK KURBAN OLAN ANLAR BİZİ

BAŞ AÇIK YALINAYAK RAH-I FENA ABDALIYIZ
MECLİSİ GÜLİSTAN KAÇKINI ANLAMAZ BİZİ

ÂLİ DEĞERE TABİ MUHAMMED-İ KULLUK ABDALIYIZ
REF EDİP TEN CÜBBESİN ÜRYAN OLAN ANLAR BİZİ

KÂMİL’DE ZAHİR İRŞAD-I VELAYET ABDALIYIZ
TELKİNE İTAATSİZ NAMERT ANLAMAZ BİZİ

HAMDULİLLÂH PİR SEYYİD’E PERVANE ABDALIYIZ
EVLADI RESULE HİZMETTE FEDAİ OLAN ANLAR BİZİ

29-11-2011Salı

SÖZLÜK

Abdal: Derviş, ermiş, dünya ile ilgisini kesmiş, kendini Allaha adamış Allaha teslim olmuş kimse. orta Asya menşeli Afganistan da yaşayan bir Türk kavmi.
Nazire; eşleştirme, benzetme
Zahid: Dinin zahiri ile meşgul olup şekil ve suretle dindarlık yapan.
Havfı reca: Korku ve ümit, nefsiyle cehennem ateşinden korkmak, amel cenneti nimetlerini ümit etmektir.
Nakıs: Eksik, noksan, Kemal bulmamış.
Bezm-i likâ: Kavuşma, vuslat sohbeti yapılan meclis.
Tekye: Tekke.
Lâhut: Mana, ruhaniyet âlemi.
Bekâ: Ölümsüzlük, ebediyet.
Gülistan: Gül bahçesi.
Kaçkın: Kaçak,
Rah-ı fena: yokluk yolu.
Ayık: Uyanık.
Namert: Mert olmayan, sözünün eri olmayan.
Zahir: Açık, aleni olan
Ref: Kaldırma
Üryan: Çiplak, soyunmuş.
Pir seyyid: Hz. Pir olarak ta anılan, Meslek-i resul-u Melami âli prensipler telkin-i tasnifi, şahsı ile açığa çıkan Pir Seyyid Muhammed Nur Hz.dir.
Pervane: Işık etrafında dönen küçük kelebek vb.


Hiç yorum yok: