Maiyyet
iki kısımdır;
Birinci kısmı: Ayetle açıklanmış gerçek
beraberliktir. Mücadele-7; “Nerede
olursanız olun,O sizinle beraberdir.” Ayetinde olduğu gibi.
İkinci kısmı: Açıktan söylenmeyip dolaylı
anlatılan birlikteliktir. Örneğin, “Allah ile beraber olun başka şeye önem
vermeyin” gibi. Bunların arasındaki fark şudur ki, gerçek beraberlikte (mea)
kelimesi, ona uyulana ait olur. Dolaylı beraberlikte ise, (mea) kelimesi
kendisine uyulana ait olur.
Mea: Uymak, olmak.
İşbu, açıklanan beraberlik, olayın anlaşılması ve kavranması içindir. Çünkü
hakikatte beraberlik yoktur ve eşyanın vücudu aynı yokluktur. Maiyyet
(beraberlik) denilen kesrettir. Kesret ise vehimdir, zandır. Nitekim Cenabı Hak
buyurur; Mücadele-7, “Üç kişi aralarında
fısıldaşmaya görsün, dördüncüleri O’dur. Beş kişi fısıldaşmaya görsün,
altıncıları O’dur. Bundan az da olsalar çok da olsalar, O mutlaka onlarla
beraberdir.”
Maiyyet cemül cem makamıdır. Bir kısmı
izzet perdesi, bir kısmı da zulmet perdesidir. Zulmet perdesi ise cehalettir.
Cehalet ise yokluktur yani vücudu yoktur. Fakat izzet perdesi de ebedi olarak
var olamaz. Çünkü izzet perdesi Cenabı Hak’kın emriyle zahir olmaktadır. Zuhuru
ise aynı perdedir, gayrı yoktur. Kur’an gerçekte zat’a derler. Ehli hakikat
buyurdular; Zatullah Kur’an dır. Sıfatullah Furkandır. Bundan dolayı, bu
ümmetin kitabına, aynı zat olduğundan Kur’an, sıfatullah olduğundan Furkan
denildi. Örnek kabilinden, fark olduğundan ayet ayet indi. Sıfatı
bildirdiğinden Furkan oldu. Fakat, geçmiş peygamberlere tabi olan ümmetlerin
kitapları aynı zat olmadığından ve zatı bildirmediğinden Kur’an denilmedi.
Sadeleştiren
Mehmet Naci GÜNEY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder