19.BÖLÜM İMAM,VAİZ VE MÜFTÜLERİN DURUMUNUN SADELEŞMESİ

Şer’i cemaatların başkanları olan hatip ve imam gibi,bunlardan başka vaiz,müftü,kadı ve öğretim görevlilerinin amaçları Hak olmadığı için gaflet içindedirler,yani Hak’tan ayrıdırlar.

Eğer sen Hak’tan gafil değilsen bu topluluklardan uzak kalmalısın.Çünkü,amaçları Hak olmayan kimselerden uzak kalmayı Cenabı Hak,kehf suresi 28.ayetiyle emr etmiştir.Bu ayetin meali şöyledir:Benliğini,sabah-akşam yüzünü isteyerek,rablerine yalvaranlarla beraber tut.İğreti dünya hayatının süsünü isteyerek gözlerini onlardan kaydırıp uzaklaştırma ve sakın, kalbini bizim zikrimizden gafil koyduğumuz,boş arzularına uymuş kişiye boyun eğme. Böylesinin işi hep aşırılıktır.Bir diğer ayet olan Necm suresi 29.ayette buyurur:Bizim zikrimizden yüz çeviren ve iğreti dünya hayatından başka bir şey istemeyen kimseden,sende yüz çevir.Emir böyle olduğundan bu gibi topluluklardan uzak kalmak vacip olur.Ancak,gaflet içinde olan topluluklara karışmak bir yönden uygun olabilir.Onları,gaflet içinde oldukları durumdan kurtarmak ve irşad etmek amacıyla onlara karışabilir ve onlarla beraber olabilirsin.Bu da mesleki resul açısından gereklidir.

İbadetin amacı,Hak ile beraber olmaktır,bu temel esas ortadan kalkarsa yani ibadetin amacı

Hak değilse,bu ibadet boştur.Nebi aleyhisselam bir hadislerinde buyurur:”Eğer bir kimsenin kıblesinde Hak yoksa ve o kişinin yaptığı ibadetin amacı Hak değilse,o’nun namazı ve ibadetleri olgun değildir.Onların ibadetleri olmayıp,topluluklarıda iyi olmayan,yaramaz bir topluluk olarak saklı ve baki kalır.Bu yüzden iyi olmayan toplumdan kaçınmak gereklidir ve faydalıdır.Niçin kaçınmak faydalıdır:Bir topluluk ki;onda zikir ve ibadet olmazsa,o topluluk kötülükleri kendilerinde toplamış olurlar.Nebi(as) bir hadislerinde buyurur;Bir topluluk bir meclisde bulunurda,o meclis Allah’ı anmadan dağılırsa,dağılan topluluk,eşek leşinden

dağılmış gibi olur